İlgililere: Bu blogda adı geçen ülkeler, kişiler, kuruluşlar, tarihler ve iddia edilen görüşler tamamen hayal ürünüdür.
thorn

yoksa neden yazalım dimi , dimi ?


21 Aralık 2012 Cuma

Eleştirmenime.. - Türkiye Ve Düğüm Noktaları

Aldığım bir dizi eleştiriden sonra , daha az küfür kullanmaya karar verdim.Güzelim kızlarımız yazıları okurken böğürebiliyorlarmış.. Tamam , pes ediyorum artık, güzel bir Türkçe ile 'yazacağım' ( şekil 1.A) . Gülme sevgili okur, döverim..

Aslında şu an bir şey farkettim , ben burada bir nevi günlük tutuyorum. Dikkatimi çeken ve yön veren olayları saklayıp buraya yazıyorum, ilerde bakıp kendimi değerlendireceğim günü bekliyorum. Kişisel bir ego mudur bu? Amacım kendimi tatmin etmek mi hayır? Değerlendirmekten kastım şöyle bir şey; ilerde tekrar okuyacağım yazdıklarımı ve sen doğruyu görmüşsün veya sen haksızmışsın diyip, hayatım boyunca ne kadar ''insan'' olabilmişim  onu göreceğim.

21 aralıkta yazı yazalım ki son bi sevap puanıyla belki cennete ek kontenjandan yerleşiriz dedim..Tüm boşlukları doldurmak ümidiyle başlıyorum.
                                
                                         
Fotoğrafların dilini bilirmisiniz? Uluslar arası bir dili vardır görüntülerin, fotoğrafların..İlk baktığınızda dert dinleyen adamları gördünüz.Fakirliğin içinde , garibanla gariban olmuş 
takım elbiseli dert dinleyen amcalar.. Ne güzel , adamlar insanlara değer veriyor.

Kim bunlar ?  ABD Uluslar Arası Kalkınma Başkanı Rajiv Shah ve ABD Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone ve Kilisin yöneticileri.. Ülkelerindeki olaylardan dolayı kaçan Suriyelileri 'sınıra' gidip ziyaret ettiler.

Kilis Valimiz şunları ekledi : '' Bu ziyaretler Uluslar arası toplumun farkındalığını arttırmak için .  Bu tür ziyaretlerin, Burada yaşanılanları yerinde görerek, yapılacaklar konusunda uluslar arası toplumun harekete geçmesine vesile olacağını düşünüyoruz.

Ardından söz alan Shah arkadaşımız :'' Bizi buraya Başkan Obama gönderdi. Türkiyenin yaptığı yardımları yerinde görmek ve Suriye halkına yardımların yerinde ulaştırılmasını sağlamak için geldik.

Ardından Hep birlikte ÖZGÜR SURİYE ORDUSU kontrolünde bulunan Suriyenin Esseme sınır kapısından geçtiler.

Şimdi Yukarıdaki fotoğrafın amacını anladınız değil mi? 

Özgür Suriye Ordusu : 

  Bu Özgür Suriye ordumuzun amlemi. Alt tarafta da Amerikan Devletimizin her devlet ünitesinde kulandığı amlemi . Zaten Silahlandıranların Amerika Ve Türkiye olduğu aşikar. Bir noktaya dikkat edin. 2 yıl önce suriye ile vizeler kaldırıldı. 2 yıl içerisinde Hatayda eğitilen Bu ordu Ortaya çıktı. İnternet sitelerinde lokasyonlarını Hatay olarak gösterdiler. Sonra millet ayıkınca sildiler.



Yeni bi habere geçiyorum :ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton Bir anda ortaya çıkıyor ve diyor ki :  '' Türkiye İnanılmaz endişeli !''
Hayırdır ablacığım nereden çıktı endişeli olduğumuz derken hemen patlatıveriyor, 2013 de dış politikalarını anlatırken  : ''Türkiye Suriye de hiçbir şey  yapılmamasının özellikle Pkk uzantısı olan kürtleri güçlendirmesinden inanılmaz biçimde endişeli.'' durmuyor ablamız '' Daha fazlasını yapacağız, Türkiyeye de görevler düşüyor.''  
Haber de şu cümle çok önemli ' ABD 2013 de ORTADOĞUDA ATACAĞI ADIMLARIN SİNYALLERİNİ VERDİ.'

Sağolsun editör arkadaş Hillary nin neden bu demeci verdiğini tek cümlede yazmış.
Ama benim göstereceğim şey bu sefer bu değil,  bakın hemen 3 gün sonrasında ne haberi geliyor , bunların hepsinin arasında bağlantı var. Bir halat düşünün  jimnastikçilerin tırmandığı ve bu halata her 1 metre uzunluğuna düğümler koyun. Eğer ilk düğümü bu sayarsanız 2. ve 3. metredeki düğümler nerede diye sormalısınız..Çünkü belli bir amaca ulaşmanız için - mesela halatın en üstüne - her bir metre de düğümler olmalı . İşte bu haberi kaydederken ardından ne gelecek sorusunu sordum ve bekledim. Daha öncede yazmıştım rum patrikhanesi gizli hazine olayını 2. düğümü 4 ay sonra gelmişti. Anladın değil mi?

Bak şimdi  Hillary Clintonun demecinin 2. düğümü 3 Aralıkta çok beklemeden geldi.

3 Aralık 2012 : Türklerin Kimyasal Silah Endişesi

İngiliz The Guardian Gazetesi, Türk yetkililerin 'Şam'ın Kimyasal silah kullanacağı' yönünde endişeleri olduğunu belirtti.
Gazeteye göre , ismi verilmeyen üst düzey bir Türk yetkili gazeteye yaptığı açıklamada '' Suriyenin , MUHTEMELEN  kimyasal silah başlıklı füze kullanacağı yönünde istihbarat aldıktan sonra Patriot füzelerini istediklerini '' belirtti..

Düğüm 3 geliyor hemen ertesi gün : Suriye de tehlikeli hareketlilik..

Bak Adam o tehlikeli hareketliliğin ortasında facebook profili için fotoğraf çekinmiş . Fena güldüm bu esprime şimdi . Neyse devam ediyorum okurum.
ABD Savunma Bakanlığından üst düzey bir yetkili haber ajansına yaptığı açıklamada Suriyenin Elindeki kimyasal silahların yerlerini değiştirdiğini belirtiyor. Koruma altına almışlar. Ayrıca Suriyenin Dünyada en tehlikeli kimyasal silahlara sahip olduğunu da belirtmişler.

Sırada bir kaç düğüm var ama önce bir kaç soru soralım..
 Kim bu üst düzey yetkililer ve neden o haber ajanslarına konuşup uluslar arası yönlendirmelerde bulunuyorlar ?

Sizce Hangi Türk yetkiliden Kimyasal silahlar konusunda endişeliyiz diye bir laf duydular ? Kim bu adam ? Cumhurbaşganımız mı başbagganımız mı?  Başbagganımız çıkıp Esadı söyle yaparız böyle yaparız cümlelerinin arasında hiç kimyasal silah geçti mi? Bizim haber ajanslarımızın neden böyle bir şeyden haberi yok?
En önemlisi neden dünya siyasetine yön veren haberler sadece bir kaç belli ajanslardan çıkıyor?
Düşünün diye bırakıyorum.

Diğer düğüm noktaları ardı ardına geliyor.

SIFIR NOKTASINDA VUR EMRİ başlıklı haberimiz şöyle , 
Suriye  uçaklarının Resulayn Kasabasını bombalaması üzerine Türk jetleri ilk kez sınırın sıfır noktasında devriye uçuşu yaptı. Pilotlara en küçük ihlal durumunda  Suriye uçaklarının vurulması emri verildi.

Hemen 2 gün Sonra bir diğer düğüm noktası geliyor..

CLİNTON DAN ÇOK ÖNEMLİ AÇIKLAMA   başlığında,
ABD Bakanı Clinton Türkiyenin hava savunma sisteminin güçlendirilmesi çalışmalarına katkıda bulunmayı kararlaştırdıklarını açıkladı . Ancak Bu katkının  füze bataryası göndermek mi yoksa sadece uzman asker göndermek mi olduğunu açıklamadı.Ardından kimyasal silaha birdaha değindi.

Ardından şu haber geldi 9 aralık 2012 de ,

NATO PLANINDA NÜKLEER GÜÇ DE VAR! 

Türkiyeye gönderilecek patriot bataryaları sayısı vs karara bağlanacakken Nato 4 aşamalı planını açıkladı. Eğer kimyasal silahlar patriotları geçerse nato sınıra yakın yerlerde nükleer güç uygulayacak ve Suriyenin herhangi bir askeri müdahalesi olursa Nato güçleri de Türkiyeye konuşlanıp karşılık verecek.

Ee düğümler geldi .. Peki sonuç ne oldu ? Jimnastikçi tepe noktaya ulaşmalı değil mi ? evet ulaştı. 
Patriotlar getirildi konuşlandırıldı Amerika bu işten milyar dolarları cebe indirdi.
Yanında 400 tane de özel  asker gönderildi. Ne için olduğu belirtilmedi. Tarla sonuçta sür sürebildiğine değil mi kardeşim..

Bir yalan çıkarıyorum, aşamalara bölüp sistematik bir şekilde halka patriot almaları gerektiğini enjekte ediyorum , patriot geldiğinde amerika parayı cebe indirdiğinde kimse sesini çıkarmıyor. Sistem çok güzel. Basın yoluyla akıl kontrolü budur işte . İlk defa böyle sistemli bir yazı yazdım sizlere.

Ve şimdi bitirirken son bir haberle veda edeceğim.Bakın bunlardan 10 gün sonra çok güzel bir haber daha geldi amerikan abilerden.
ABD NİN TÜRKİYE İÇİN KIYAMET SENARYOSU 

Abd istihbarat biriminin  açıkladığı Küresel Trendler 2030 raporuna göre Türkiyenin önümüzde ki yıllarda Kürdistanın yükselişi nedeniyle bölünme riski var. Amerikan sözcüsü gelen sorular üzerine '' Bu Ortadoğu için en kötü senaryo ve bunun gerçekleşmemesi için elimizden geleni yapacağız.'' dedi.

Arkadaş amacını belli ediyorsun işte. Neden bunu okuduğunuz gibi anlıyorsunuz ey halkım diye serzenişte bulunurken aslında içten içe küfür yazmak istediğimi ama yazmayacağım dediğim için yazmadığımı bilin. 

Esas plan bu ülke üzerindedir , şuan ki olaylar  çevresini temizlemek içindir. 

Bu kadar basit. Farkındaysanız  Amerika çoğu silahını ileride gölünecek bölge üzerine yerleştiriyor. yani ileride o silahlar yine amerikaya geri dönmüş olacak ve kendi çıkarları için çok rahat kullanacaklar.Bu cümle de çok önemli unutmayın sakın.

Bakın zaten çoktan böldüler ülkeyi :


Burda bile bölünmüşüz..


Saygılarla kardeşlerim.